Alman Demirciliği
Alman Demirciliği
Almanlar, Romanesk dönemde demir yerine bronz tercih ediyordu. Dolayısıyla demir işçiliğinin en eski örnekleri Fransa ve İngiltere’dekilerden daha sonradır. İlk demir korkuluklar, dikey çubuklar arasındaki boşlukları dolduran S-C motifleri Fransız işçiliğinin taklitleriydi. 14. yüzyıldan önceki kapı menteşelerinin tipik örnekleri Magnus Kilisesi, Brunswick ve St. Elizabeth Kilisesindedir. Almanya’daki Gotik dönemde, tasarımın temeli doğal bitki örtüsünün taklit edilmesiydi.
14. yüzyılda demir işçiliğinde belirgin yeni bir gelişme olmadı. Smiths çalışmaları çoğunlukla menteşeler oluşturuyordu. Bu döneme kadar özenle hazırlanmış menteşelerin tek motifi asmaydı. Ancak Fransızlar Ren nehrindeki Schloss Lahneck korkuluklarındaki düz, baklava biçimli yaprakları daha çok benimsedi.
15. yüzyılda korkuluklar daha popüler hale geldi. En iyi örneklerden biri, Magdeburg Katedrali’ndeki Bavyera Piskoposu Ernst Anıtı’ndaki ( c. 1495), ayrıntılı Gotik oymalarıyla dokuz sütunlu ızgaradır. Menteşelerde beşparmak otu, Orb, Oppenheim ve Magdeburg’da olduğu gibi dörtlü yaprağın yerini aldı. Fransız demirciler, Erfurt Katedrali kapılarını, asma desenli menteşelerle zenginleştirdi, rozet ve armalarla donattı. Konut kapılarının menteşeleri ise genellikle düz lama demirinden oluşturuldu. Ancak bezemelerde üst üste bindirilmiş sac katmanları da kullanıldı. O zamanlar Avrupa’nın diğer bölgelerinde olduğu gibi, demir işleri, Gotik mimari nitelikte şekillendirildi. Delinmiş süslemeler ve bükülmüş çubuklar genellikle ızgaralar oluşturmak için birleştirilir ve uçları yaprak formlarına dönüştürülürdü.
Rönesans döneminde Almanya’da demir işçiliği her alanda ve her amaç için kullanılıyordu. Kiliselerdeki paravanlar, korkuluklar, kapılar, kapı tokmakları, kulplar, kilitler, tabelalar ve evsel kullanıma yönelik nesneler…
Demircilerin tasarımcıları çoğunlukla karmaşık motiflerden oluşuyordu. Tasarımda sınır tanımayan Alman demirciler Avrupa’nın en önde gelenleriydi. Ancak işçilikleri şüphesiz zekice olsa da, tasarımları sıklıkla istikrar eksikliği ve arayış eğilimi gösteriyordu. Bu nedenle, birçok ürün ayrıntılı demir işçiliğiyle doldurmaktan oluşuyor ve güvenlik duygusu geri planda kalıyordu.
Almanya’nın güney kesimlerinde çok sayıda demir işi bulunmaktadır. Dairesel kesitli demir çubuklar çok sık kullanıldı. En yaygın özellikler, iç içe geçmiş çubuklar ve taç yapraklarıyla donatılmış insan kafalarından oluşmaktaydı. Tekdüze tekrarlar, becerinin yanı sıra hayal gücü ve tasarım eksikliğine de tanıklık ediyordu. Dönemin ve tarzın demircilik örnekleri, birçok Alman ve Avusturya şehrinde incelenebilir.
Alman demirciler, kapı tokmaklarına ve kulplarına çok önem verdi. Onları delikli ve kabartmalı rozetlerle kapattı ve çok karmaşık mekanizmalara sahip kilitler tasarladı. Alman etkisi İsviçre, Avusturya ve Çekoslovakya’da kendisini güçlü bir şekilde hissettirdi.
Barok ve Rokoko dönemleri: Alman Orta Çağ veya Rönesans demir işçiliğini aşan mükemmelliğiyle öne çıkmaktadır. Demirciler, ferforjeyi mümkün olan her yerde abartılı formlarda plastik bir malzemeymiş gibi kullandı. Bazı örnekler Zwiefalten, Weingarten ve Klosterneuburg’dadır. 18. yüzyılın sonlarında , 1804’te kurulan Prusya kraliyet dökümhanesinde olağanüstü kalitede dökme demir ürünler imal edildi.
Bu yazımızda Alman demirciliği hakkında bilgi aktarmaya çalıştık. İspanyol Demirciliği hakkındaki yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Kaynak;Britanica
Düzenleme; İdris Savaş